Haber

Hiranur Vakfı Kurucusu Gümüşel’in 6 yaşındaki kızı HKG’yi muayene eden doktor, “İmza bana ait değil” dedi.

GÜRKAN DEMİRTAŞ-TAMER ARDA ERŞİN

Hiranur Vakfı’nın kurucusu Yusuf Ziya Gümüşel davasında, kızı HKG 6 yaşındayken Kadir Willed ile evlendi; HKG’nin kemik yaşını büyük göstermek için “sahtecilik” yaptığı iddiasıyla 3’ü kamu görevlisi 7 kişi hakkında 3’er yıldan 8 yıla kadar hapis istemiyle dava açıldı. İddianamedeki belgelere göre HKG’yi muayene eden kişi olarak görülen kadın doğum uzmanı Abdurrahman Kuzucu, “Mektup bana ait olabilir ama imza bana ait değil. Kimin yazdığını bilmiyorum” dedi. Savcılık, HKG ve Kuzucu’nun sözlerini dikkate alarak, HKG’yi o dönemde Kuzucu’nun yardımcısının incelemeye aldığı ve dolayısıyla Kuzucu’nun buradaki eyleminin dolandırıcılık kastı kapsamında değerlendirilemeyeceği değerlendirmesinde bulundu. Kuzucu’nun eyleminin ihmal kapsamında değerlendirilmesi gerektiğini belirten savcılık, kabahatin zaman aşımını 8 yıl olarak belirterek Kuzucu hakkında kovuşturma yapılamayacağına karar vererek, davada yeni kovuşturmaya yer olmadığına karar verdi. iddia edilen suçun yönü.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Devlet Memurları Soruşturma Bürosu, 3’ü kamu görevlisi 7 kişi hakkında yürüttüğü soruşturmayı, HKG’nin 6 yaşında evlendirdiği kızına yolsuzluk yaptıkları iddiasıyla tamamladı. Hiranur Vakfı’nın kurucusu Yusuf Ziya Gümüşel tarafından iddianame hazırlandı. Savcılığın 28 sayfalık iddianamesi İstanbul Anadolu 20. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi. Davanın ilk duruşması 11 Eylül 2023’te görülecek.

İddianamede, yalan ihbarla HKG’nin yaşının yükseltilmesinde rol oynadığı iddia edilen Haydarpaşa Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ndeki misyoner doktorlar için istenen cezalar belli oldu. Buna göre, dahiliyeci Birikli Orman Beker hakkında “resmi belgelerde tahrifat” yapmakla suçlanan nörolog Arif Kemal Özalp; 3 yıldan 8 yıla kadar değişen cezalar istendi.

Yine iddianamede; HKG ile evlenen Kadir İstekli, HKG’nin babası Yusuf Ziya Gümüşel, Gümüşel’in iş ortağı ve vakıf çalışanı Mehmet Emin Marangoz, hastanenin eski çalışanı olan ve HKG’nin kemik yaşını büyük göstermesine yardımcı olan Kubilay Şimşek, “resmi bir belgede kışkırtmada” kamu görevlisinin” “sahtecilik” suçundan 3 yıldan 8 yıla kadar hapis cezası talep edildi.

“KIZIN 18 YAŞI YETERLİYDİ NİYE BİRİNİ ÜZERİNE ÇIKARDINIZ AMA SAVCI ‘İYİ YEDİ’ FORMUNDA HİÇ BÖYLE BİR GÖRÜŞME YAPMADIM”

Sanıkların ifadelerine iddianamede yer verildi.

Mesleğinin kasaplık olduğunu, Yusuf Ziya Gümüşel ile arkadaş olduğunu ve birlikte Hiranur Vakfı’nı kurduklarını söyleyen Mehmet Emin Marankoz, olayla ilgili şu ifadeleri verdi:

“Kadir Wishli isimli şahsı isminden ve fotoğrafından tanıyordum. Bu şahsı tam tarihini hatırlamadığım için 2008 yılında akrabam Yusuf Ziya Gümüşel’in yanına öğrenci olarak geldiği için tanıyorum. Kadir Willel ile sohbetler ve Kur’an-ı Kerim çalışmaları… Aynı zamanda Kadir İstekli ve akrabam Yusuf Ziya Gümüşel’in de aralarında bulunduğu 20 kişilik bir mütevelli grubu ile İstanbul’un Sancaktepe semtinde Hiranur Vakfı’nı kurduk.

2012 veya 2013 yılında tam tarihini hatırlamadığım bir zamanda Kadir Willel beni aradı ve Yusuf Ziya Gümüşel’in kızı HKG’yi hastaneye götürmek zorunda kaldığımız ve bu hastaneye gidecek aracı olmadığı için yardım istedi. Şahıslarla Haydarpaşa Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne gittik, Fatma Gümüşel (var mıydı hatırlamıyorum). Hastanenin önündeydim, bıraktım, park yeri bulmak için aracımla 2-3 kez otoparkı dolaştım ama bulamadım, aracımla hastaneden çıktım. Arabayla gittikten 3 saat sonra onları hastanenin dışına ekledim. 3 saat sonra Kadir İsdeli HKG ve Fatma Gümüşel (var mıydı hatırlamıyorum) araba ile evlerine götürdüm. Ben insanları konuta götürürken araçtaki Kadir İstekli HKG’ye ne yaptınız diye sordu.

Kadir Dilekli isimli şahısla hiç böyle bir görüşmem olmadı: ‘Kızın 18 olması yetti, niye kendinden büyük birini koydun da savcı iyi yedi?'”

“HATIRLAYAMIYORUM”

Hastane görevlisi Kubilay Şimşek yaptığı açıklamalarda şunları söyledi:

“HKG isimli kişiyi tanımıyorum, adını ilk kez duyduğum için tanımadığım bir kişinin sağlık kurulu raporu hakkında bilgi sahibi olmam mümkün değil. Haydarpaşa Numune’de çalıştığım dönemde Eğitim ve Araştırma Hastanesi İdari Hizmetler Bölümünde (Sağlık Kurulu, Acil, Vezne, Mikrobiyoloji Laboratuvar Arşivi, Kayıt bölümleri) bulunmamaktadır.

Mehmet Emin Marankoz diye birini tanımıyorum. Mehmet Emin Marankoz ile HTŞ’nin neden temas kurduğumuzu hatırlamıyorum.

Uğur Yılmaz diye birini tanıyorum. Uğur Yılmaz da hastanede göreve başladı, hastanede tam olarak hangi yılda göreve başladığını hatırlamıyorum, halen Haydar Paşa Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde çalıştığını biliyorum, belirtilen tarihte yaptığım görüşmeleri hatırlamıyorum. . Uğur Yılmaz’ın belirtilen tarihte hastaneye yatış kaydında yardımcı olup olmadığını hatırlamıyorum. Hatice Kübra GÜMÜŞEL isimli mağdura 05.12.2012 tarihli Sağlık Heyet Raporu hazırlanması, hastanedeki tetkik ve röntgen işlemleri ve 10.12.2012 tarihli raporun hazırlanması hakkında bilgim yoktur.”

“ÖN İNCELEME RAPORUNDA RASTGELE BİR SORU DURUMLA KARŞILAŞTIĞIMI HATIRLAMADIM”

HKG ön muayene raporunda adı geçen ve sağlık raporundaki imzanın kendisine ait olmadığını öne süren Çocuk ve Ergen Psikiyatrisi Uzmanı Melek Beğenilen Luş, şunları söyledi:

“Fotoğrafını gördüğüm ön muayene raporunda adıma yazan kaşe ve imza bana ait olup aşağıdaki sağlık kurulu raporundaki imza ve kaşe bana ait değildir. sağlık kurulu raporunda imza yok Çocuk Psikiyatristi ve Çocuk Psikiyatrisiyim yaş tespiti Buradaki görevim sırasında uygunsuz yaş tayini yaptırıldığına dair rastlantısal olarak duyduğum ve gördüğüm bir durum yok.

08.12.2012 tarihinde müşteki kendisi tarafından muayene edildiğinde neden ortaya çıktığını hatırlamam olayın üzerinden çok zaman geçtiği için pek mümkün değil ama genel olarak psikiyatri bölümü genellikle en son giden bölümdür. Kişinin bana geldiği tarihte gerekli incelemeyi yapıp o tarihte kaşe ve imzamı attım. Kişi diğer birimlere gittiği için ilk tarih olan 05.12.2012 tarihinde değil diğer birimlerdeki işini bitirdikten sonra 08.12.2012 tarihinde bana gelmiş olabilir ve bu da işleyiş açısından mümkündür. Ünitem gereği yaş belirleme gibi bir görevim yok, hastalanmıyorum, ruh hali muayenesi yaptırıyorum. Bu ön muayenede benden yaş tespiti değil, hastanın herhangi bir ruhsal rahatsızlığının olup olmadığı sorulur. Ayrıca genel kurul raporumda kaşe ve imza yok. Benim bu mecliste söz hakkım yok, ben sadece meclise fikrimi beyan ederim, meclis toplandığında kararıma katılabilir veya kararımı değiştirebilir. Burada değilim. İmza ve kaşemin bulunduğu ön inceleme tutanağında herhangi bir şüpheli durumla karşılaştığımı hatırlamıyorum.”

“HKG İSİMLİ KİŞİ, BİR POLİS MEMURU İLE GELDİ”

Nörolog Arif Kemal Özalp, iddianame kapsamında şu ifadeleri kullandı:

“Bu tür genel durumlarda hasta mutlaka öğleden sonra görülüp değerlendirilir. Hastanın el yazısıyla verdiği rapor daha sonra bilgisayara yazılır ve öğleden sonra tekrar gören hekimler tarafından imzalanır. Adı geçen kişinin sağlık kurulu raporu İmzası ve kaşeleri gösterilen Hatice Kübra GÜMÜŞEL bana gösteriliyor.Üst tarafta 05.12.2012 tarihli imza ve kaşe bana ait.Alt sayfadaki imza diğer nöroloğa ait ve tarihli. 10.12.2012 İkinci sayfadaki nöroloğun imzası da Recai Türkoğlu’na ait.Hastayı imzalayıp kaşelediysem 05.12.2012 tarihini gördüm ama uzun zaman olduğu için hatırlamıyorum .Kaşe ve imzalar bize özeldir,kimse kullanamaz.Bana kimse bir şey teklif etmedi.Böyle bir şey olamaz.Hukuki durumlarda her zaman hasta hastaneye iki polis eşliğinde gelir.HKG isimli kişi refakat eder. bir polis memuru tarafından. Onunla birlikte geldi.”

‘İNCELEMEYİ YARDIMCIM YAPTI’ DEDİ, SAVCI GÖREVİ İHMAL OLARAK BELİRLEDİ VE 8 YIL GEÇMİŞ OLDUĞU İÇİN MOLA NEDENİYLE İŞLEM YAPILMAYACAĞINA KARAR VERDİ. EK İŞLEMLERE GEREK YOK

Dosyada yer alan belgelere göre HKG’yi muayene ettiği görülen kadın doğum uzmanı Abdurrahman Kuzucu, yaşananları ifadeleriyle şöyle anlattı:

“Bana gösterdiğiniz rapordaki damga benimle ilgili. Kimin attığını bilmiyorum, ben bir kadın doğum uzmanı olarak kişinin göğüs ve genital organlarına bakarak olgunlaşıp olgunlaşmadığımıza dair raporun yazarıyım. yaş tayininde, (cinsiyet karakteri gelişmiş olsun ya da olmasın) Muayene sırasında genellikle kapının dışında bekler, bu konuda bilgim yoktur, bana gelen hastalarda da belirttiğim gibi mührüne bakarım ve resmi evraklar onların kollarında ona göre rapor yazıyorum veya yanımda görevli asistan doktor var muayene odasında çekmece olduğu için önbellek asistan doktor tarafından bilgim dışında kullanılabilmektedir. Muayene sırasında sıklıkla yanımda olursa, ameliyatta veya başka bir yerdeysem mutlaka bana haber verecekler ama başka bir uzmanın benim yerime birini muayene etmesi mümkün değil.”

Savcılık, HKG ve Kuzucu’nun sözlerini dikkate alarak HKG’yi muayene eden kişinin o dönemde Kuzucu’nun yardımcısı olduğu değerlendirmesini yaptı. İddianamede, Kuzucu’nun eyleminin “dolandırıcılık kastı kapsamında değerlendirilemeyeceği” belirtildi.

Kuzucu’nun eyleminin görev ihmali kapsamında değerlendirilmesi gerektiğini belirten savcılık, hata tarihi için zamanaşımı süresinin 8 yıl olduğunu belirterek, Kuzucu hakkında kovuşturma yapılamayacağına karar vererek ilave davalara yer olmadığına karar verdi. iddia edilen kabahat doğrultusunda kovuşturma başlatıldı.

haber-cilimli.com.tr

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu